Galatasaray,Şampiyonlar Ligi 6. haftasında konuk ettiği Juventus'u 1-0'la geçerek adını ikinci tura yazdırdı.Geçmişe dönüp bakıldığında, Galatasaray - Juventus maçlarının pek normal geçmediği bilinir.En son yazımda 1998'e değinmiştim.2003 yılında ki karşılaşma ise Hsbc'ye yapılan bombalı saldırı sebebiyle Almanya'ya taşınmıştı.İki maçı da yaşayanlar bilir ki Juventus maçları tam bir baş belasıdır.Yıl: 2013 değişen bir şey yok.Grubun kader maçı, hava muhalefeti nedeniyle iki günde tamamlandı.Final niteliğinde ki Juventus maçını kazanarak, geçmişten kalan hesapları gördük.Juventus'u Avrupa Ligi'ne gönderirken;Galatasaray ise Şampiyonlar Ligi'nde yoluna devam ediyor. Sene başından beri yaşanan mental sorunları bu maçla beraber geçmişte bıraktık.Gönül rahatlığıyla söyleyebiliriz ki "güneş ufuktan şimdi doğar."
Roberto Mancini içinde ayrı bir parantez açalım.Geldiği günden beri "üvey evlat" muamelesi gördü.Artık, "Sezar'ın hakkını Sezar'a teslim etmek" lazım. Roberto Mancini'ye futbolcuların fiziksel dayanıklılığına kattıkları için teşekkür ederiz.Galatasaray,ayakta durmanın bile zor olduğu zeminde, Juventus gibi fiziksel seviyesi üst düzey bir rakibe karşı boyun eğmeyerek büyük iş başardı.Koşu mesafelerinde ise gözle görülür bir artışın olduğunu söylemeliyiz. Ayrıca Juventus maçında ki "taktiksel disiplin" maçın kilit noktasıydı.Galatasaray, 90 dakikayı çok akıllı oynadı..En güzel notla bu kısmı bitirelim. Galatasaray, 2 maçtır gol yemiyor !
"Yen" dedi...
Daha doğduğunda Ali Sami Yen diye fısıldadı kulağına o "ses" adını...
Bir babanın çocuğuna vasiyeti gibi,
Ali Sami Yen dedi...
Sami Yen dedi...
Yen dedi...
Yen dedi yendin...
Yendin bu alemde yenilecek ne varsa birer birer...
Önce ümitsizliğimizi yendin...
"Galatasaray'ın olduğu yerde umut hep vardır" diyerek yendin...
"Ali Kırca'nın Ali Sami Yen'e veda mektubundan alıntıdır."
2 Aralık 1998'in rövanşında "sözde esas oğlan,özde büyük şikeci" Juventus'u yendin.
Sağlığına kavuşmak için desteğe ihtiyacı olan Ozan Bulduk ( #15AralıktaOzanİcinHannoverdeyiz ) ve ilik bekleyen tüm kardeşlerimiz için yendin.
70'li yaşlarına rağmen hala armanın peşinde olan Mustafa Amca ve armanın peşinde olan tüm büyüklerimiz için yendin.
İşten kovulma pahasına, saat 15:00'de yanında olan emekçi taraftarların için yendin.
Biriktirdiği harçlıklarla, armanın peşinde kilometrelerce yol gelen Sezer ve tüm öğrenciler için yendin.
Aylar sonra ait oldukları yere geri dönen, tüm tribün emekçileri için yendin.
15 sene önce üzüntüden ağlayan çocuklar için yendin.
Galibiyetin haricinde hiçbir sonucu aklından geçirmeyen ve zorlu hava koşullarında yanında olan taraftarların için yendin.
6-1 biten Real Madrid maçından sonra, sana olan inancını hiçbir zaman kaybetmeyen " Büyük Galatasaray Taraftarı " için yendin.
Ruhu sahada olan,"Taçsız Kral" Metin Oktay için yendin.
"Galatasaray bir his takımıdır" diyen Baba Gündüz için yendin.
"Futbol borsada değil arsada güzeldir" diyen Metin Kurt için yendin.
Yakın zamanda kaybettiğimiz Nelson Mandela için yendin.( Thank You Madiba ! )
"Allllaaahımmmmmm goooooollll" diye bağıran Ercan Taner için yendin.
ve ayrıca...
Uefa Kupası'na gitmeyi dile getirebilen yöneticilerini yendin.
Geçen sene ki başarılarını küçümseyip "kolay gruptu" diyenleri yendin.
Seni kaosa sürüklemek için hazırda bekleyen, medyada ki akbabaları yendin.
Şikenin üzerini örten gafilleri yendin.
Başarılarını engellemek için herşeyi yapan TFF'yi yendin.
"Galatasaray finalleri kaybetmez" dediğimizde, bize inanmayanları yendin.
Avrupa'da ki rakiplerinin bayraklarını, kendi statlarında dalgalandıranları yendin.
Juventus'u otelden uğurlamaya giden, kendini bilmezleri yendin.
"Galatasaray gruptan çıksın, dansöz kıyafeti giyerim" diyenleri yendin.
"Handikap olur" diyenleri , Juventus'a "kardeşim" çekenleri, renkten renge giren bukalemunları yendin.
Yendin işte.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder