23 Ekim 2013 Çarşamba

Galatasaray - Kopenhag Maç Yazısı | Daha Yeni Başlıyoruz !

"YÜKSELİYOR KAVGAMIZ OMUZLARDA" 

İlk teşekkür taraftara gelsin.Ali Sami Yen kapalısından bir demet izlediniz dün gece...Seyrantepe semalarında muhteşem bir taraftar vardı.İlk dakikadan son dakikaya kadar, takımla beraber hücuma kalkan ve takımla beraber savunmaya çekilen bir taraftar performansı izledik.Bunda Galatasaray'ın bu sezon ilk kez oynadığı kompakt ve iştahlı futbol etkiliydi.Öyle bir iştah ki, önde oynayan Drogba-Burak-Sneijder-Bruma ile rakip defansa ; Melo ve Selçuk ile Kopenhag orta sahasına sahayı dar eden bir iştah...Bu arada bu istekli oyunu en son Arena'da 3-1 kazanılan Fenerbahçe maçında izlemiştik.2011-2012 sezonu özleyenlerden birisi olarak,ortaya konan mücadeleden fazlasıyla keyif aldım.

Galatasaray - Kopenhag maçı Pegasus Tribünü

Mancini 'nin Galatasaray'a bir ivme kazandırdığı bu maçta çok net görüldü.Galatasaray bu sezon ilk defa bu kadar arzulu bir maç çıkardı. Galatasaray'ın önde baskı ve pres düşüncesinin yanında, bloklar arası yardımlaşmayı da beraberinde izledik. Bir bütün halinde oynayan Galatasaray,dosta güven düşmana korku verdi.Özellikle Ebuoe ve Bruma'lı sağ kanat, ilk yarıda Kopenhag sol kanadını otobana çevirdi. Roberto Mancini bir arada hücum edip bir arada savunma yapmayı Galatasaray'a öğretmiş görünüyor. Antrenmanlarda topun arkasına on bir kişiyle geçip, hücuma da yine tek blok olarak çıkmayı futbolculara aktarmaya çalışıyordu.Meyveleri ise yavaş yavaş topluyor. Kopenhag maçı gösterdi ki, bu oyunun üzerine koyulduğunda kolay kolay maç kaybetmeyen ve oynadığı futbolla keyif veren bir Galatasaray karşımızda olacak.

YÜKSELEN FORM DÜZEYİ

Sezon başından beri en büyük sıkıntı, formsuz oyuncuların takımda sayıca fazla olmasıydı.Geçen hafta itibariyle form düzeyini yükselten Wesley Sneijder 'i kazanan Galatasaray , Kopenhag maçı sonrasında ise Ebuoe 'yi kazandı.Yerden kalkmayan oyununu , Juventus maçında Chedjou'dan yediği ayarla bir kenara bırakan Ebuoe,ilk senesinde ki istekli oyunundan kesitler sundu.Galatasaray - Karabükspor maç yazısında takımın hücum opsiyonları ve beklerden en az bir tanesinin hücum karakteri yüksek Ebuoe veya Riera şeklinde tercih edilmesi gerektiği üzerinde durmuştuk.Dün ki Kopenhag maçı tamda bu ölçüde Ebuoe 'nin gecesi oldu.Hücum anlamında kaptığı toplarla ileriye çıkışları ve zamanında girdiği kademelerle savunmaya katkı konusunda fazlasıyla etkiliydi.Maçı iki asist ile tamamlarken , takımın sağ kanattan etkili ataklar yapmasını sağladı.Oyunun orta sahada sıkıştığı anlarda, gerekli bindirmelerle oyunun genişlemesine yardımcı oldu.

"Güzel futbolcu tekmeye kafa sokandır." Böyle öğrendik Bülent Korkmaz'dan.3 numaralı forma , yine bir cengaverin sırtında yükseldi. Galatasaray'ın "bayrak adamı" olan Felipe Melo , oyunun her iki bölümünde korkusuz mücadelesine bir yenisini daha ekledi. Futbolun sadece futbol olmadığını, taktik tahtasında yazılanların o tahtada kaldığını tekrardan hatırlattı."Büyük zaferler, yürekli komutanlarla kazanılır" sözünün vücut bulmuş haliydi.Attığı golden ziyade sahada ki mücadelesi takdiri haketti.



Semih - Chedjou uyumu ise beraber oynadıkça daha iyiye gidiyor.Yediğimiz gol konsantrasyon kaybından olsa da gole kadar çok başarılı hamlelerde bulundular. Dany 'yi ilk kez sol bek pozisyonunda izledik. Felipe Melo'nun attığı golün asistini yapmasının yanında, ilk kez oynadığı sol bekte sırıtmadı.Takımın maestrosu Selçuk İnan sonunda gerçek oyununu bizlere izletti.Sene başından beri istenileni veremese de Kopenhag maçında dümene geçti.Formunu gün geçtikçe yükselten Wesley Sneijder , bu maçta da oyunun her alanında yıldız vasfına yakışır şekilde mücadele etti.

R1 TUŞU AÇIK KALMIŞ "BURAK YILMAZ"

Gecenin asıl yıldızı Burak Yılmaz 'a ayrı bir parantez açmak gerekiyor.Bırakalım kaçırdığı golleri , gol kralı olduğu zamanda dahi sahanın her yerinde pres yapan Burak Yılmaz'ı hiç hatırlamıyorum.Sol açıkta oynadığı Kopenhag maçında, savunmaya bu kadar yardım edip yorulmadan pres yapan Burak Yılmaz 'a şahitlik ettik.45+4'de topa yaptığı baskı ve takımın onunla beraber prese devam etmesi maçın özetiydi.Burak Yılmaz yine gollerini atar ama pres ve mücadele azmini futboluna eklerse, Türk futboluna en büyük katkıyı sağlar.Daha önce de yazmıştık, sahada koşmayan ve mücadele etmeyen futbolcuya taraftar sabır göstermez.Goller bir şekilde atılır ama esas olan sahada ki ruhu kaybetmemektir.Galatasaray taraftarı kaçan gollere inat Burak Yılmaz'ı bağrına basmayı bildi.Futbolcu asmayı kendisine adet edinmiş olan seyirci kisvesine selam olsun !


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder